Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bazen,

hayatında ki herşey yanlışmış gibi gelebiliyor insana, herşeyi yanlış yapıyormuş gibi de gelebiliyor. Hiç anlamadan konuşmalar başka başka noktalara kayabiliyor. Hayatı hep alttan almanız gerekebiliyor, yoksa hayat sizi uyumsuz olarak mimleyebiliyor. Birden bu hayattaki en uzlaşılmaz kişi olabiliyorsunuz. Bazen işte hayatta bir güne, bir haftaya 1-0 yenik başlayabiliyorsunuz...

günün sözü

İdare edildiğinin bile farkına varamayacak kadar kendisine odaklanmış şahıslar... bu söz bugünün sözü olsun, bu ne bencilliktir kardeşim, idare edersin, kendine o kadar odaklanmıştır ki bunu senin iyi niyetine vermez her zaman doğruyu bildiğine ve haklı olduğuna verir... Gün gelir yeter dersin, ondan sonra senden kötüsü olmaz ...

asabiydim

Geldi mi üstüste gelir ya o cinsten bir gündü işte, önce bu trafikte karşıya geçtim denetim için, sonra aynı trafikle geri döndüm. Eve uğradım kıza bir bakayım, havuz malzemelerini alayım diye, okulla ilgili fırtına koparmış yine, üstüne salonun ortasına bir kase cocopopslu sütü devirdi ve sakız diye tutturdu, ağlayarak yaptırmaya çalıştı, yapmadan çıktım evden, yapmadığıma benim yüreğim daha kırık ama öğrenmesi de gerekiyor herşeyin ağlayarak çözülemeyeceğini, ileride başkaları her ağladığında her istediğini yapmayacak ki ? Sonra bankaya gittim, vize başvurusu için hesap özeti almaya, anlatıyorum gişedeki bey yardımcı olacağına işte onun adı bu, bunun adı şu diye bana ukalalık yapıyor, arkadaşım o terimleri bilsem bankacı olurum zaten ha bunu kendisine de söyledim sözümü esirgemeden, sen 8.5.3 maddesi ne biliyor musun, sen bilmiyorsun diye ben sana hava atıyor muyum ? Neyse işe yaradı bu tavrım yardımcı oldu bir takım evraklar verdi bana imzalı ve de kaşeli, bu vize işinin kendisine...

Kızıma Mektup

Bu ayki ödevlerimizden biri (geçen kış olduğu gibi yarım gün, evde sıkılmamak adına evimize yakın bir anaokuluna gidiyor kızım), anne ve babanın kızımızın sevdiğimiz yönlerini anlatacağımız bir mektup yazmak. Bu mektup arkadaşlarına okunacak, kendisi hakkındaki düşüncelerimizi arkadaşlarının yanında duymaktan mutlu olacağı vurgulanmış bu ödevi gönderirken. Anne baba olarak neler hissediyoruz, babasıyla aramızda neler konuşuyoruz onun hakkında, bunları içeren bir mektup yazmaya çalıştım, kızımıza ortak duygularımızı iletmeye çalıştım. Mektubum: Canım Kızımız, 05.06.2007 saat 22.23 te seni ilk kucağımıza aldığımızda bu minik güzeller güzeli kız gerçekten bizim kzımız mı diye sorduk birbirimize. 9 ay süren bir mucizeye şahit olmuştuk ve en büyük mucize de seni kollarımız arasına alabilmekti. O günden bu yana neredeyse 3.5 yıl geçti, bazan seni uyurken izliyoruz ve birbirimize tekrarlıyoruz şurada uyuyan melek bizim kızımız diye. Hergün şükrediyoruz sen bizimlesin, sağlıklısın ve m...

şükür

Gündelik dertlerimi seviyorum, gündelik dertlerimin önemini yitireceği büyük dertlerle uğraşmadığım her gün için şükrediyorum... Sağlıkla geçen her günüm kıymetli, başka hiçbir şeyin önemi yok, gerçekten yok... Allah kimseye çaresiz dert vermesin diliyorum...