Büyük şehirde yaşamanın verdiği alışkanlıktan mıdır bilmem ? Hep koşuyorum, hep bir yereler yetişmem lazım. Duramıyorum zaten , hep bir telaş. Bakıyorum etrafıma yalnız da değilim hani, benimle birlikte bir yerlere koşan binlerce tanımadık yüz.
Dün mesela Ankara dönüşü, çıkışa doğru giderken, yürüme bandının üzerindeyim, dursana değil mi ? Yok, yürüme bandının üzerinde bile yürüyorum zira yetişmeliyim ,yakalamam gereken zaman var. Bir ben miyim? Tabi ki değil monşer.
Sonra da hep yorgunum diye şikayet ediyorum, böyle amok koşucusu gibi davranırsan, yorulmaman mümkün mü monşer?
Şimdi başlığa baktım da bu yazı alakalı oldu mu emin değilim ama güncel durumum budur, nokta.
Dün mesela Ankara dönüşü, çıkışa doğru giderken, yürüme bandının üzerindeyim, dursana değil mi ? Yok, yürüme bandının üzerinde bile yürüyorum zira yetişmeliyim ,yakalamam gereken zaman var. Bir ben miyim? Tabi ki değil monşer.
Sonra da hep yorgunum diye şikayet ediyorum, böyle amok koşucusu gibi davranırsan, yorulmaman mümkün mü monşer?
Şimdi başlığa baktım da bu yazı alakalı oldu mu emin değilim ama güncel durumum budur, nokta.
Benim derdim de sizinkinin tam tersi. Küçük şehirlerde yaşamak usandırdı mı diyeyim, köreltti mi, bilmiyorum.
YanıtlaSilSon yıllarda kendimi büyükşehirlere atasım var ama bir türlü mümkün olmuyor. Büyükşehrin insanı bunaltan keşmekeşi var kuşkusuz ama küçüğünün de insanı rutinleştiren, gına getiren bir yanı var.
Ne diyeyim ki, Allah herkese dilediği yerde yaşama imkânı versin!
Biz tam da sizin sıkıntı çektiğiniz durumlardan dolayı küçük bir şehre geçemiyoruz, büyük şehirler bünyede öyle bir alışkanlık yapıyor ki, insan daha küçük bir şehirde acaba kapana kısılır mıyım? ya da o hisle bunalır mıyım diye korkup adım atamıyor.
YanıtlaSilBüyük şehirde hayatı yavaşlatmanın bir yolunu bulmam lazım sanırım...
Ben de aynı fikirdeyim. Mecbur kalmadıkça küçük şehre yerleşmeyin. Körelmek hakikaten de kötü.
Sil