Ana içeriğe atla

İstanbul Mordern' de Mehmet Güleryüz, Kidzania, Masal Terapi -Judith Malika Liberman

Nihayet kızımla birlikte dört gözle beklediğimiz tatil geldi. Sana ne oluyor demeyin. Çocuğu okula giden anne olmak, okula giden çocuk olmaktan pek te farklı değil. Bu biz yeni nesil annelerin mi yoksa eğitim sistemimizin mi hatası bilemiyorum. Belki ikisi bir aradadır. Bu yaz yine yaz ödevi almak zorunluydu. Aldım ama bu sefer kendime söz verdim ve şimdiye kadar tutmakta devam etmekteyim, kızıma ödevler ile ilgili cümle bile kurmayacağım, ister yapacak ister yapmayacak. Kendisine de aldık ama yapıp yapmamakta serbestsin, nasıl istersen dedim. Yaz ödevi nedir ya ? Bu çocuklar ne zaman dinlenip oynayacak ?

Karne aldığımız günün ertesinde bir de bale sınavımız vardı, bir sonra ki akademik seneye devam edilip edilemeyeceğinin kararının verildiği. Ben her ihtimale karşı kızı hazırladım bak olmaz ise modern dansa devam edebilirsin vb. gibi ama çok şükür sınav sonucu kızımın istediği şekilde sonuçlandı.




İstanbul'da bir Kidzania bir Kidzmondo çılgınlığıdır gidiyor son 2-3 yıldır duymuşsunuzdur. Yok çocuklara meslekleri öğretiyorlarmış ta, yok çocuklar meslekleri tanıyıp ileride doğru karar verecekmiş. Külahıma anlatın, siz desenize düzenimize yeni neferler yetiştirmemiz lazım, getirin bize fidanları şimdiden eğelim diye. Ben bu yerlerden kıza hiç bahsetmedim ama tabi kızın arkadaşları gidip te ballandıra ballandıra anlatınca artık bu yaz götürürüm deyip kış boyu başımın etini yemesini kestim ama okul tatil olunca da sözümü tutmam gerektiği için götürdüm. Sıra beklememek için bileti internetten aldım ama gidince gördüm ki Ramazan olduğu için zaten oldukça boş. Kızıma sınıfından bir arkadaşı eşlik etti , kızlar içeride 11:00 den 15:30' a kaldılar (18:30 a kadar da kalabilirlerdi), biz annelere düşen de alışveriş merkezinde kah kahve içip, kah mağazaları bakıp dolaşmak oldu.




Çıktıklarında yorgun ama mutluydular. Çok eğlendiklerini söylediler ve bir daha gelmek istediklerini de belirtmekten geri durmadılar. Bir daha ki bir sonra ki yaza dedim , benim kız tamam dedi, şaşkınım .



Cumartesi günü Kadıköy' de çekirdek aile olarak otururken, 2 çocuklu arkadaşlarımız İstanbul Modern'e gidiyoruz gelsenize dedi. 10 dakika içinde kendimizi Karaköy'e giden vapurun içinde bulduk. Mehmet Güleryüz'ün sergisi varmış. Bizim kız özellikle kırmızı arabaya bayıldı. Sergi' den sonra biraz da kafede oturup yine vapurla karşıya döndük. Çocuklar vapurda öyle mutluydular ki sadece vapur ile deniz havası almak bile onlara iyi gelmişti.






Bir süredir sipariş etmek istediğim kitapları geçen hafta topluca sipariş ettim. İçlerinden bir tanesi var ki burada bahsetmeden geçemeyeceğim. Judith Malika Liberman' nın Masal Terapi'si. Liberman Fransa'da doğup , bir komünde büyümüş ve komünde akşamları anlatılan masallar onun yolunu biz ortalama inanlardan çok farklı çizmiş. Biz şimdi her akşam bir masal okuyoruz. Masal okuyucusu benim. Kızım ve eşim dinleyici. Masal bittikten sonra bu masal bize ne öğretti birbirimiz ile paylaşıyoruz. Çok güzel bir deneyim. Tavsiye ederim.



Henüz gelmemekte dirense de herkese güzel, sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yaz tatili dilerim.






Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kızıma Mektup

Bu ayki ödevlerimizden biri (geçen kış olduğu gibi yarım gün, evde sıkılmamak adına evimize yakın bir anaokuluna gidiyor kızım), anne ve babanın kızımızın sevdiğimiz yönlerini anlatacağımız bir mektup yazmak. Bu mektup arkadaşlarına okunacak, kendisi hakkındaki düşüncelerimizi arkadaşlarının yanında duymaktan mutlu olacağı vurgulanmış bu ödevi gönderirken. Anne baba olarak neler hissediyoruz, babasıyla aramızda neler konuşuyoruz onun hakkında, bunları içeren bir mektup yazmaya çalıştım, kızımıza ortak duygularımızı iletmeye çalıştım. Mektubum: Canım Kızımız, 05.06.2007 saat 22.23 te seni ilk kucağımıza aldığımızda bu minik güzeller güzeli kız gerçekten bizim kzımız mı diye sorduk birbirimize. 9 ay süren bir mucizeye şahit olmuştuk ve en büyük mucize de seni kollarımız arasına alabilmekti. O günden bu yana neredeyse 3.5 yıl geçti, bazan seni uyurken izliyoruz ve birbirimize tekrarlıyoruz şurada uyuyan melek bizim kızımız diye. Hergün şükrediyoruz sen bizimlesin, sağlıklısın ve m...

Aforizmalar- aphorisms- aphorismen

Son dönemde aklımdan geçen kısa kısa cümleler; Bilinç düzeyi olarak, kendini gelişime kapatıp yaşamaya devam etmek (buna da ne kadar yaşamak denir ise); Hindistan'da ki kast sisteminin en alt seviyesinde (bilinç olarak) yaşama gibi olmaz mı? Bir olmamışlık hissi ile kıvranıp durmak... Kızımın aldığı kararların hatalı olduğunu görüyorum, bu yanlış diyorum ama vazgeçiremiyorum. Umarım çocuğumun hayatını, kendi eliyle yaşanması zor hale getirdiğini izlemek zorunda kalan ebeveynlerden biri olmam. Ne kadar sevseniz de, anneliği bile çocuğunuzun size çizdiği sınıra kadar yapabiliyorsunuz (büyüdüklerinde)... İnsanların birbiri ile bir sebepten ötürü tanıştığını düşünüyorum. Bu yüzden eğer elimize küçük te olsa bir fırsat geçtiğinde, yardımcı olmayı esirgemeyelim. Tabi sonrasında bunu unutmak koşulu ile, beklentiler bizi zehirlemesin diye ... Egomuz bizden eylem ister ve bu yorucudur. Ama hayat eylemsiz olmanızı da istemez, eylemsizliğinizi de yorar. Madem her türlü yorulacağ...

Annelik üzerine - about to be mother - im Begriff zu sein Mutter

Dün anneler günü olunca ve sabahtan biraz da kendimle kalınca, annelik üzerine düşündüm biraz... Ben kızımızı büyütürken yapılacaklar konusunda çok ısrar eden bir anne olmadım; bir şey yemek istemiyorsa başka bir şey önerdim, giymek istemediği şeyi zorla giydirmedim (bazen hiç olmayacak yerlere, hiç olmayacak kıyafetler ile gitmek isterdi , izin vermediğim oldu), o an yemek istemez ise sonra yersin dedim, gündüz uykusunu bırakmak istediğinde zorla uyutmadım ancak akşam uyku saati konusunda disiplinli olmaya çalıştım vb. Eşim, özellikle benim yemek konusunda ısrarcı olmamamı hep eleştirdi ve yemek konusunda (aslında her konuda) ısrarcı bir anne (bu benim annemin tam tersi bir annelik) ile büyüdüğü için; yemek yediren anneyi , şefkatli anne olarak kodladığından; bana zaman zaman şefkatli bir anne olmadığımı ima etti. Şaka ile karışık lakabımı Norveçli mürebbiye yaptı. Benim görüşüme göre ise bir çocuk annesi tarafından sevildiğini biliyor ise, yemekte ısrar etmiş, etmemiş; onu öyle y...