Ana içeriğe atla

Kızımın 5 yaş portfolyo sunumu

Kızımın bugün sabah 10:00 da portfolyo sunumu vardı. Dün akşam dedim ki bu gece geç kalmadan yatalım, sabah erken kalkalım ve okula beraber gidelim. Yavrumun gözüne uyku girmemiş herhalde heyecandan sabah 06:30 da yatağın başına dikilmiş (ben duymadım), babası çok erken hadi yat ben seni saati gelince kaldırırım demiş ve bir daha yatmış sonra 08:00 e doğru yine kalkıp beni uyandırdı. Normalde sabahları teyzesine emdiği sütü burnundan getiren kız gitmiş, bambaşka bir kız gelmişti, teyzesi bile ah keşke hergün portfolyo sunumu olsa demekten kendini alamadı.

Kahvaltıyı beraber yaptık, hafta içi çok nadir yapabildiğimiz bir şey. Kızım ne zaman bir şey yemek istemese, karnım ağrıyor der, başta biraz panik yapsak ta artık yüz vermiyoruz. Yumurta çok kötü karnımı ağrıttı deyince, yumurta kötü bir şey olsa içinden o sevimli civcivler çıkar mı? lafını yapıştırdım, akabinde de içimden kendimi tebrik ettim. İşe yaradı ve yumurta bitirildi.

Babası bir toplantı nedeniyle gelemeyecekti ancak sonra toplantı iptal olunca o da geldi, babasının da geleceği haberini kahvaltı sofrasında alan kızımın gözlerinde ki gülüşü ve yüzünün aydınlanması görülmeye değerdi.
Kahvaltı sonrası hazırlanıp çıktık, okula varıca kızım önden sınıfına çıktı biz de son hazırlıklarını yapması için bekledik ve sonunda sınıfa çağrıldık. Kızım beni ve babasını arkadaşlarına, arkadaşlarını da tek tek bize tanıttı, yıl boyu yaptığı çalışmalardan seçtiklerini bize anlattı, arkadaşlarına patlak mısır oyunun oynattı (öğretmen olup) ve ellerim tombik tombik şarkısını hep birlikte söylediler.

Öyle güzel bir sabahtı ki kelimelere ne kadar uğraşsam tam dökemem. Sunum sonrası elimize bir dosya tutuşturdular; için de kızımın sorulan sorulara verdiği cevaplar ve hissettikleri var. Ofise gelip te fırsat bulunca tek tek okudum. Ve bir kez daha gördüm çocuğun ailenin aynası olduğunu. Seninle gurur duydum kızım (bunu sınıfta da söyledim kendisine) ve  seni bu kadar sevgi dolu yetiştirebildiğimiz için kendimizle de gurur duydum canım kızım.


























Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

babama - ode to my father -ode an meinen Vater

Çok düşündüm şöyle etkili bir giriş yapmak için. Ama ne yazsam eksik kaldı, duygumu anlatmaya yetmedi.... Ortadan gireyim o zaman. Ben büyürken, babam beni her istediğimi yapabileceğime inandırdı, hayatım boyunca şunu da yapamam diye hiçbir düşünce geçmedi aklımdan. Ne üniversite okuyacağım şehri kısıtladı, ne bölümü, hiçbir şeyi.... Babamdan hayır bunu yapamazsın hiç duymadım ben. Hatta üniversiteye gitmeden önce , söyle bir sohbetimiz var. Sana sigara içme diyemem çünkü ben içiyorum, ama sigaraya başlamasan kendine iyilik yaparsın...Zaten hiç merakım olmadı ve şimdiye kadar da tek nefesim yok. Hiçbir zaman da hayatta içmem demedim, hayatın ne getireceği hiç belli olmaz... Bazen aklıma türlü kötü senaryalor geliyor. Ya şöyle olursa ya böyle olursa diye ... O zamanlar da bile, içimi kaplayan sıkıntının yanında aklım, hemen çözüm yolları sermeye çalışıyor önüme. Korkma yaparsın bir şekilde diyor içimde ki ses... Sonunda yapamasam bile, beni yapabileceğime inandırdığın için sana...

Kızıma Mektup

Bu ayki ödevlerimizden biri (geçen kış olduğu gibi yarım gün, evde sıkılmamak adına evimize yakın bir anaokuluna gidiyor kızım), anne ve babanın kızımızın sevdiğimiz yönlerini anlatacağımız bir mektup yazmak. Bu mektup arkadaşlarına okunacak, kendisi hakkındaki düşüncelerimizi arkadaşlarının yanında duymaktan mutlu olacağı vurgulanmış bu ödevi gönderirken. Anne baba olarak neler hissediyoruz, babasıyla aramızda neler konuşuyoruz onun hakkında, bunları içeren bir mektup yazmaya çalıştım, kızımıza ortak duygularımızı iletmeye çalıştım. Mektubum: Canım Kızımız, 05.06.2007 saat 22.23 te seni ilk kucağımıza aldığımızda bu minik güzeller güzeli kız gerçekten bizim kzımız mı diye sorduk birbirimize. 9 ay süren bir mucizeye şahit olmuştuk ve en büyük mucize de seni kollarımız arasına alabilmekti. O günden bu yana neredeyse 3.5 yıl geçti, bazan seni uyurken izliyoruz ve birbirimize tekrarlıyoruz şurada uyuyan melek bizim kızımız diye. Hergün şükrediyoruz sen bizimlesin, sağlıklısın ve m...

Aforizmalar- aphorisms- aphorismen

Son dönemde aklımdan geçen kısa kısa cümleler; Bilinç düzeyi olarak, kendini gelişime kapatıp yaşamaya devam etmek (buna da ne kadar yaşamak denir ise); Hindistan'da ki kast sisteminin en alt seviyesinde (bilinç olarak) yaşama gibi olmaz mı? Bir olmamışlık hissi ile kıvranıp durmak... Kızımın aldığı kararların hatalı olduğunu görüyorum, bu yanlış diyorum ama vazgeçiremiyorum. Umarım çocuğumun hayatını, kendi eliyle yaşanması zor hale getirdiğini izlemek zorunda kalan ebeveynlerden biri olmam. Ne kadar sevseniz de, anneliği bile çocuğunuzun size çizdiği sınıra kadar yapabiliyorsunuz (büyüdüklerinde)... İnsanların birbiri ile bir sebepten ötürü tanıştığını düşünüyorum. Bu yüzden eğer elimize küçük te olsa bir fırsat geçtiğinde, yardımcı olmayı esirgemeyelim. Tabi sonrasında bunu unutmak koşulu ile, beklentiler bizi zehirlemesin diye ... Egomuz bizden eylem ister ve bu yorucudur. Ama hayat eylemsiz olmanızı da istemez, eylemsizliğinizi de yorar. Madem her türlü yorulacağ...